Gece yarısı bilgisayarıma düşen bir görüntü beni hem güldürüyor hemde derinden üzüyordu.
Güldüren ve üzen o videonun “bu kadar zeki insanların karşısında kazanmamız zaten mümkün değilidi” mesajıyla twitterda paylaşılmış ve bende kendi twitter’imde “Bu kafa mı? Bu beyin mi? Sorun bu ülkede... Cevap sende..” kısa videoyu yazıyla ne kadar anlatacağımı bilmem ama twitterda takipçimseniz sizin de izlemenizi isterim o halimizi güldürüp, sildirileceğine inandığım videoyu…
Kordelyar isimli paylaşımcının bir kadın röportajcının bir kadınla yaptığı röportajda 'bu ekonominin durumu ne olacak?' diye bir soru soruyor..
Yer çekimini bulan Newton gibi bir ağacın dibinde o röportaja cevap veren kadın, bu ülkeyi 20 yıldır hatta babasının esnaflık yaptığı dönemlerde iktidar olan Tansu Çiller, Mesut Yılmaz değil de, Kılıçdaroğlu’nun yönettiğini söylüyor ve yine iktidara gelirse ülkenin elden gideceğinden bahsedip sorulan soruya cevap veriyordu.
Kadın röportajcının, kadın vatandaşa ısrarla “Siz ne diyorsunuz bu ülkeyi 20 yıldır AK Parti yönetiyor. Ondan önce senin gibi kadın olan Çiller, Mesut Yılmaz’lar yönetmedi mi Kılıçdaroğlu hiç iktidara gelmedi ki” dese de Çiller ve Mesut Yılmaz döneminde batıp, esnaflığı bırakan babanın kızı olduğunu söyleyen O kadın yined e Kılıçdaroğlu’na değil Erdoğan’a oy vereceğini söylüyordu..
Montaj terör görüntüleriyle yetmedi “Dış güçler” ,camilerde mitingler söylemiyle yürüttüğü bir seçim dönemini daha kazanan Erdoğan’ın “Reis” diyen seçmenlerinden ve o milyonlardan biri olan bu hanımefendiyi izlerken dış güçler diye muhalefeti eleştiren hatta yurtdışında olan muhalefetin danışmanlarına fetöcü dahil başka ülke istihbaratçılarıyla birlikte olmakla suçlayarak iktidar gelen aynı Erdoğan, dış güçler denenlerle yani dünyayı yöneten finans şirketleriyle çalışan CEO’luk ve yönetim kurulu üyeliği yapan eski ve yeni bakan Şimşek gibi dış güçler değil de dış finans merkezleriyle yani dünyaya yön veren ekonomistlerle o güzelim beyinlerle çalışan genç bir vatandaşımız Hafize Gaye Erkan merkez bankası başkanlığına getirildi..
Dolar ve Euronun başını alıp gittiği, eski yeni bakanın ‘vergiyi tabana yayacağız’ dediği şu günlerde Erdoğan gibi finansçı ekonomist Kılıçdaroğlu gibi hesap uzmanı olmadığımdan dolayı çokta girmek istemediğim enflasyon devalüasyon hesaplarından kaçarken aklıma başbakanlık önünde Ecevit'e yazar kasa fırlatan adam geliyor.
Acaba bir başbakanın üzerine hem de başbakanlığın önünde onca korumaya rağmen kasayı dönemin Başbakanı şair ruhlu reis olmasa da kara oğlan denen Ecevit’in üzerine atan ve göz altına bile alınmayan şahıs bu yukarıda anlattığım hanımefendinin babası olabilir mi diye düşünmedim değil?Çünkü bugün ki gibi o günde Öcalan'ın asılmasına imza atmayan Bahçeli ile Mesut Yılmaz ortaklığıyla DSP’li Ecevit iktidarda ve ekonomi yine yerle birdi.. 5 Nisan kararlarıyla ekonomik olarak bizleri yıllarca geriye götüren 'Kurşun atanda yiyende im' diyen bir Çiller'i de unutmadan...
Onlarda dışardan bir uzmanı transfer etmiş yetmemiş bugün ki başkanlık sisteminde ki gibi gece yarısı olmazsa da TBMM'de milletvekili olmadığı halde bakan bile edilmişti.
Adı da Kemal Derviş’ti..
Hem de bu ülkenin kalkınması, toparlanması için ne gerektiğini söyleyip muhalefete sayfalarca yol haritası çizen, ancak dış güçler diye suçlanan Kemal Derviş, Hafize Gaye Erkan gibi bu ülkenin vatandaşlarıydılar...
Yani yazımızın başlığına gelirsek dün Erkek Kemal Derviş, bugün Hafize Gaye Erkan..
Kısacası herkesin derdi ülkenin ekonomik kurtuluşu kalkınmasıyken ne gerek var başta yazımıza konu olan dişi, erkek gibi tartışmalara ve O, 'çıkar cep telefonunu' denen sokak röportajlarından birine konu olan kadının başta olmak üzere bu milletin kafasını karıştırmaya...
Çünkü, erkeği de bizim dişisi de bu ülke hepimizin...